Bakanlık sürpriz genelge yayınladı! Hasar kayıtlı araçlarla ilgili önemli gelişme

Ağır hasarlı ilan edildikten sonra trafiğe çıkan araç sayısı son 10 yıl içerisinde 500 bini aşmış durumda. Hangi şartlarda tamir edilerek tekrardan trafiğe çıkarıldığı bilinmediği için ciddi anlamda tehlike oluşturan araçlar için sektör temsilcileri iki çözüm önerisi sunarken şikayetler üzerine Hazine ve Maliye Bakanlığı ise sürpriz bir genelge yayınladı. Peki hasar kayıtlı araç alınır mı?

21 Şubat 2020 Cuma 17:10
Bakanlık sürpriz genelge yayınladı! Hasar kayıtlı araçlarla ilgili önemli gelişme

Türkiye genelinde her yıl on binlerce araç ağır hasarlı olarak ilan ediliyor. Bu araçların çok küçük bir kısmı perte ayrılarak trafikten çekiliyor. Geriye kalan araçlar ise nasıl onarıldığı belli olmadan yeniden trafiğe dahil oluyor. Bakanlığın genelgesinde sigorta şirketlerinden 1 Nisan itibariyle bu tarz araçların bildirimi isteniyor, mevzuata aykırı davrananlar için ise yaptırım uygulanacağına işaret ediliyor. Peki hasar kayıtlı araç alınır mı? Türkiye Sigortalar Birliği de hasar kayıtlı araçlar hakkında açıklama yaptı.

 

 

Söz konusu araçların bir çok yönden tehlikeli olduğuna dikkat çeken sektör temsilcileri ağır hasarlı araçlarla ilgili iki çözüm önerisi sunuyor.

Öte yandan ağır hasarlı araçlara yönelik 26 Şubat'ta ilgili bakanlıkları temsilen yetkililerinin de katılacağı kritik bir çalıştay düzenlenecekken Hazine ve Maliye Bakanlığı ise gelen vatandaşlardan gelen şikayetler üzerine bir genelge yayınladı.

Genelgede; söz konusu araçların can güvenliğini tehlikeye attığının altı çizilerek, sigorta şirketlerinden ağır hasarlı araçlarla ilgili bildirimin isteneceği, mevzuata aykırı davrananlara yönelik de yaptırım uygulanacağı vurgulanıyor.

SADECE BİN 500'Ü ÇEKİLİYOR

Konuyla ilgili konuşan ve bir yıl içerisinde 40 binden fazla aracın ağır hasarlı olarak ilan edildiğini ancak bunun sadece bin 500 kadarının perte ayrılarak trafikten çekildiğini belirten İstanbul Motorlu Araç satıcılar Derneği (İMAS) Başkanı Hayrettin Ertemel, geriye kalan araçların ise nasıl onarıldığı belli olmadan tekrardan piyasaya sürüldüğünü kaydetti.

Ertemel, İstanbul'da ağır hasarlı araç satış yeri diye bir takım merkezlerin dahi açıldığını dile getirdi.

ÇÖZÜM İÇİN İKİ ÖNERİ

Konunun çok ciddi olduğunu ve üzerinde çalıştıklarını kaydeden Ertemel, iki çözüm önerisi getirdiklerinin bunların ise birincisinin bu tarz araçların trafiğe çıkmadan önce TÜVTÜRK gibi ağır hasarlı araçlara yönelik de açılacak muayene istasyonlarında yapılacak ciddi kontroller sonrası trafiğe çıkıp çıkamayacağına karar verilmesi gerektiğini belirtti.

Ağır hasarlı araçlar tamir edilirken sigorta ekspertizlerinin de bu işten sorumlu tutulması gerektiğini kaydeden Ertemel, ''Yani sigorta ekspertizi araç yapılırken bire bir takip edecek. Hava yastığı takıldı mı?, Şasesi düzeltildi mi? bunların hepsine onay verip imzasını atacak. Yarın öbür gün bir şey olması halinde bu durumdan ekspertiz de sorumlu tutulacak.'' dedi.

3 BAKANLIĞA YAZILDI

Ağır hasarlı araç konusunun çok önemli olduğunu ve 2 yıl önce İstanbul Ticaret Odası Motorlu Servis ve Satış Komitesi olarak gündeme aldıklarını dile getiren Komite Başkanı Hasan Görkem Konu; pert araç tarafının biraz karışık bir durumda olduğuna vurgu yaparak şöyle konuştu;

''Bu işin içine sigorta şirketleri giriyor. Sigorta işin içine girdiği için konuya Hazine ve Maliye Bakanlığı da dahil oluyor. Ayrıca Ulaştırma Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığı da var. Yani 3 bakanlığa bu konuyla ilgili yazı yazdık. Bize çok doğru bir konuya parmak basmışsınız çalışmaya devam edin diye cevap geldi.''

Ağır hasarlı araçlarla ilgili 2-3 yıldır bir çalışma içerisinde olduklarını da dile getiren Konu, TOBB'da ve başka kuruluşlarda da bu konuyu dile getirdiklerini belirterek son olarak MÜSİAD tarafında bu konuyla ilgili bir çalışmanın yürütüldüğünü aktardı.

İKİYE AYRILAN, HAVA YASTIĞI KONULMAYAN ARAÇLAR VAR

Söz konusu araçların tehlikeli yönlerine de değinen Konu, ''Geçenlerde Adana'da meydana gelen kazada aracın ortadan ikiye ayrılmış olduğuna dair fotoğraflar haberlerde yer alıyordu. Bu aracın ortadan ikiye bölünmesinin sebebi daha önceden farklı bir kazada ağır hasar almış olması. Kaza sonrası araç aynı model farklı bir araçla ortadan kaynak ile birleştirilmiş. Tabi bu tarz bir işlem uygulanmış araç kaza esnasında rahatlıkla ortadan ikiye ayrılabiliyor. Burada her şeyden önce can güvenliği riske atılıyor.

Öte yandan araç hasar görmüş hava yastıkları takılmadan tekrardan trafiğe çıkarılıyor. Alan kişinin araçta hava yastığı olmadığından haberi yok. Kaza sonrasını siz düşünün... Allah korusun çocuğumuzun, eşimizin herkesin başına gelebilecek bir durum.'' diye konuştu.

ÖZEL EĞİTİMLİ KİŞİLER KONTROL ETMELİ

Avrupa'da bu tarz durumlara karşı iki yöntem uygulandığını aktaran Konu, birincisinin araba yapılırken kontrol, ikincisinin ise araç yapıldıktan sonra kontrol. Bunun için özel eğitim almış belli kişiler olacak. İşleri sadece ağır hasarlı araçları kontrol etmek olacak. Bunlar çünkü aracın neyine nasıl bakacaklarına daha vakıf olacaklar. İşlem bittikten sonra bu araç trafiğe uygun mu? buna karar verecekler.'' diye konuştu.

KRİTİK TOPLANTI 26 ŞUBAT'TA

Ankara Ticaret Odası'nda 26 Şubat'ta Onarım Yönetmeliği ile ilgili bir çalıştay yapılacak. İlgili bakanlıklardan çok sayıda yetkili isim ile sektör paydaşlarının da katılacağı toplantı sonucunda ağır hasarlı araçlara yönelik bir takım kararların alınması bekleniyor.

SÜRPRİZ GENELGE

Söz konusu toplantı öncesinde Hazine ve Maliye Bakanlığı, ''Motorlu Araç Sigortaları Kapsamında Tam Hasara ya da Ağır Hasara Uğramış Araçlarla İlgili Mevzuata Aykırı Uygulamaların Önlenmesi Hakkında'' sürpriz bir genelge yayımladı.

CAN VE MAL GÜVENLİĞİNİ TEHLİKEYE DÜŞÜRÜYOR

Genelgede bakanlığa intikal eden şikayetlerde bazı tam hasara uğramış araçların işleme tesislerine teslim edilmeyerek mevzuata aykırı şekilde piyasada alım satıma konu edildiği, bazı ağır hasarlı araçlar için de “trafikten çekilmiştir” belgesi alınmayarak mevzuata aykırı şekilde alım satıma konu edildiğinin görüldüğüne dikkat çekilirken, bu tür uygulamaların ise vatandaş

8 MADDELİK ÖNLEM

Konu ile ilgili bakanlık genelgesinde mevzuata aykırılıkların etkin biçimde önlenmesi için 8 madde yer alıyor.

O maddeler şu şekilde sıralanıyor;

1- Kesinleşmiş eksper raporu çerçevesinde tam hasarlı veya ağır hasarlı olduğu belirlenen araçlarla ilgili olarak, sigorta şirketinin inisiyatifi ile veya sigortalı/hak sahibinin talebi ile bu kararda daha sonra değişiklik yapılmaması gerekmektedir.

2- Sigorta şirketlerinin, tam hasarlı olarak ayrılmış araçları, lisanslı geçici depolama alanına ya da lisanslı işleme tesisine gecikme olmaksızın çektirmeleri gerekmektedir.

3- Sigorta şirketlerinin, eksper raporu çerçevesinde ağır hasarlı olarak belirlenmiş olan araçların, gecikme olmaksızın “trafikten çekilmiştir” belgesini almalarını sağlamaları gerekmektedir.

4- Sigorta şirketlerince Çevre ve Şehircilik Bakanlığına yapılan bildirimle ilgili olarak Hazine ve Maliye Bakanlığına da bildirimin yapıldığına ilişkin bilgi verilmesi gerekmektedir.

1 NİSAN'DAN SONRA BİLDİRİM YAPILACAK

5- Sigorta eksperleri, 1 Nisan 2020 tarihinden itibaren, düzenledikleri kesinleşmiş ekspertiz raporunda tam hasarlı veya ağır hasarlı olarak belirledikleri araçlara ilişkin bilgileri Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezine (SBM), raporun kesinleşmesini takip eden 5 iş günü içerisinde iletir.

Gönderilecek bilgiler; araç plakası, aracın modeli, türü, rengi, şasi no, motor no ile sınırlıdır.

6- SBM tarafından 1 Nisan 2020 tarihinden başlamak üzere sigorta eksperleri tarafından iletilecek bilgiler çerçevesinde, münhasıran tam hasarlı ve ağır hasarlı araçlara ilişkin ayrı bir liste oluşturulur.

Bu listelerde;

a. Tam hasarlı araçların işleme tesislerine teslim edilip edilmediği, teslim edildi ise hangi tarihte hangi lisanslı geçici depolama alanına ya da lisanslı işleme tesisine çekildiği bilgisi ile buna ilişkin belgeler,

b. ağır hasarlı araçların “trafikten çekilmiştir” belgesi alıp almadığı, aldı ise bu işlemle ilgili belge numarası vb. hususlar yer alır.

SBM bu listeler üzerinden üç aylık dönemler itibarıyla karşılaştırma yaparak gerekli işlemlerin yapılmadığı araçları, ilgili sigorta şirketlerine ve Hazine ve Maliye Bakanlığına bildirir.

7- Tam hasarlı veya ağır hasarlı kararı verilmiş olup, 1 Nisan 2020 tarihinden sonra SBM’ye bildirilmemiş olan araçların sorumluluğu yukarıda yer alan maddeler çerçevesinde ilgili sigorta eksperine ve ilgili sigorta şirketine aittir.

8- SBM, halen SBM kayıtlarında var olan tam hasarlı veya ağır hasarlı araçların envanterini çıkararak, ilgili sigorta şirketlerinden tam hasarlı araçların işleme merkezlerine teslim edilip edilmediği ya da ağır hasarlı araçların “trafikten çekilmiştir” belgesi alıp almadığını kontrol eder.

Gerekli işlem yapılmamış araçlarla ilgili olarak sigorta şirketlerince ivedilikle işlem yapılır ya da yaptırılır.

YAPTIRIM UYGULANACAK

Bakanlık, genelge çerçevesinde işlem yürütülmesine azami özen gösterilmesi ve mevzuata aykırı uygulamalar var ise derhal sonlandırılarak, bu genelge ile getirilen bildirim yükümlülüklerinin uygulanmasına hassasiyet gösterilmesi çağrısında bulunurken, mevzuata aykırılığın devamının tespiti halinde, Çevre Kanunu gereği müeyyide uygulanması için durumun Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na iletileceği ayrıca 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun ilgili hükümlerine göre de sorumlular hakkında yaptırım uygulanacağı kaydedildi.

AĞIR HASAR KAYITLI ARAÇ ALINIR MI? TÜRKİYE SİGORTA BİRLİĞİ'NDEN ÖNEMLİ AÇIKLAMA

İkinci el araç piyasasıyla ilgili Türkiye Sigorta Birliği'nden son dakika uyarısı geldi. İkinci el araç piyasasında sıklıkla karşılaşılan "sigortadan şişirme hasar kaydı" ifadesini iyi araştırmadan araç satın alan tüketiciler, ilk anda uygun fiyatlı araç aldığını düşünse de zaman içerisinde mağdur olabiliyor.

Türkiye Sigorta Birliği'nce ağır hasarlı araçları satın alırken öncelikle hangi parçaların değiştiğine dikkat edilmesi gerektiği belirtilerek, "Sigorta şirketinin hasar tutarını şişirmesi gibi bir durum sigorta şirketinin kasasından çıkacak parayı artıracağından sigortacılık mantığı açısından esasen makul bir açıklama değildir. Bu hususun da göz önünde bulundurulması gerekmektedir." ifadeleri kullanıldı.

 


Sıfır araçlarda görülen stok sorunu ve fiyat artışları ikinci el otomotiv piyasasına da etki etti. İkinci el otomotive ilgi artarken fiyatlarda da yükselişler görüldü. 
 

Ancak ikinci el araç almak isteyen tüketiciler, araç ararken baktığı ilanların açıklama kısmındaki bir ifade dikkati çekiyor. Özellikle belli bir hasarın üzerindeki araçlar için uygun görülen "pert" ve "ağır hasar" kayıtlı satılık araçlar üzerinden çıkılan ilanların açıklama kısmında "şişirilmiş hasar kaydı" şeklinde bir ifade yer alıyor.

Bu durum, aracın normalde "pert", "ağır hasarlı" ya da miktarında belirtildiği kadar hasarının olmadığını ancak sigorta şirketinden para almak için bu şekilde kayıt tutulduğu anlamına geliyor.

Özellikle fiyatı piyasaya göre düşük şekilde ilana çıkan araçlarda görülen bu ifadeler zaman zaman tüketicilerin mağdur olmasına neden oluyor.

Türkiye Sigorta Birliği (TSB), AA muhabirinin bu durumlara karşı vatandaşların hangi tedbiri alması ve neler yapması gerektiğine ilişkin sorularını yanıtladı.

ARACIN TAM HASARLI SAYILDIĞI DURUMLAR

Sorulara ilişkin yapılan açıklamada, nihai tüketici açısından bakıldığında öncelikle bazı kavramlara açıklık getirilmesi gerektiğine işaret edilen açıklamada, sigortacılık mevzuatına göre kamuoyunda "pert" olarak adlandırılan araçlar için iki farklı prosedür izlendiğini, prosedürlerden bir tanesinin ağır hasarlı araçlar (çekme belgeli), diğerinin ise tam hasarlı araçlar (hurda belgeli) için işletildiği aktarıldı.

Onarım masraflarının zarar gören aracın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşması ve aynı zamanda eksper raporu ile aracın onarım kabul etmez bir hale geldiğinin tespit edilmesi durumunda, aracın tam hasara uğramış sayıldığı belirtilen açıklamada, "Bu durumda, aracın ilgili mevzuat doğrultusunda hurdaya ayrıldığına dair hurda tescil belgesi sigortacıya ibraz edilmeden tazminat ödenmez. Söz konusu belge kapsamında işlem yapılan araçlar Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından lisans verilen tesislere teslim edilerek bertaraf edilmekte ve bu araçlar bir daha trafiğe çıkamamaktadır." denildi. 

Açıklamada, "Onarım masrafları sigortalı aracın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşsın veya aşmasın, ağır hasarlı aracın onarımının mümkün olduğunun eksper raporu doğrultusunda tespit edilmiş olması durumunda araç ağır hasarlı olarak kabul edilmektedir. Aracın ilgili mevzuat doğrultusunda trafikten çekildiğine dair 'trafikten çekilmiştir' kaşeli tescil belgesi sigorta şirketine ibraz edilmeden araç sahibine sigorta tazminatı ödenmez. Söz konusu araçlar çekme belgesi ile trafikten çekildikten sonra onarım masrafları sigorta şirketince ödenmekte ve tekrar trafiğe çıkabilmesine ilişkin düzenleme Karayolları Trafik Kanunu’nun 41’inci maddesinde yer almaktadır." denildi.  

SİGORTA ŞİRKETLERİNE HASAR TUTARININ TESPİTİ KONUSUNDA TAKDİR YETKİSİ VERİLMİYOR

 Oto hasarlarında tazminat tutarlarının Sigortacılık Kanunu çerçevesinde sınırları çizilmiş bağımsız sigorta eksperleri tarafından, poliçe genel şartları göz önünde bulundurularak tespit edildiği anımsatılan açıklamada, bu kapsamda mevzuat sigorta şirketlerine hasar tutarının tespiti konusunda takdir yetkisi vermediği bildirildi.

İlgili sigorta eksperleri onarıma ilişkin hasarlı parçanın onarılıp onarılamayacağı, onarılamayacaksa kullanılması gereken parçanın hangi vasıfta olması gerektiği ile onarıma ilişkin işçilik vesair maliyetlerini tespit ettiği bildirilen açıklamada, "Eksper değerlendirmelerinde onarılacak aracın trafikte seyri sırasında araç üreticisinin öngördüğü standartlarda aracın hasarının giderilmesi, giderilemiyorsa trafikten çekilmesi kararının verilmesi konusunda sorumluluk sahibidir. Yine sigorta şirketi de eksper raporunda tespiti yapılan hasarın uluslararası kabul görmüş standartlarda onarımının yerine getirilmesi veya tazmin edilmesi hususunda sorumluluk sahibidir."  ifadeleri kullanıldı. 

"AĞIR HASARLI ARAÇLARI SATIN ALIRKEN ÖNCELİKLE HANGİ PARÇALARIN DEĞİŞTİĞİNE DİKKAT EDİN"

Ancak bununla birlikte sigorta poliçesi kapsamında yapılan ekspertizlerde ağır hasarlı olduğu kabul edilen bazı araçlarda, aracın onarım kararı yerine sigortalının/hak sahibinin zararı tazmin edilerek hasarlı araçlar bu işle iştigal eden muhtelif kişi veya şirketlerce satın alındığına değinilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Bu aşamada yapılan tramer sorgusunda aracın hasar kayıtları eksper raporunda yazan tutarı yansıtmakla birlikte, ağır hasarlı aracı satın alarak onarımını gerçekleştirip piyasaya süren kişi ve kurumların, eksper raporunda belirlenen standartlara uygun şekilde bu aracın onarımını gerçekleştirip gerçekleştirmediği 2. El piyasada bu araçları satın alan kişilerce sorgulanmalıdır. Burada kar elde etmek amacıyla düşük standartlarda onarım gerçekleştirilmesi, trafikte seyir halinde veya kaza sırasında araç güvenliğinde ortaya çıkması muhtemel aksaklıklar, insanlara can ve mal kaybı olarak geri dönebilmektedir.

Bu kapsamda tüketiciler ağır hasarlı araçları satın alırken öncelikle hangi parçaların değiştiğine dikkat etmelidirler. Burada şunu özellikle vurgulamak gerekir ki, sigorta şirketlerinin eksperler üzerinden tespit ettirdikleri onarım maliyetlerinin standartları ile bu araçları satın alan kişilerin onarım maliyetlerinin standartları çok iyi araştırılmalıdır. Sigorta şirketinin hasar tutarını şişirmesi gibi bir durum sigorta şirketinin kasasından çıkacak parayı artıracağından sigortacılık mantığı açısından esasen makul bir açıklama değildir. Bu hususun da göz önünde bulundurulması gerekmektedir."

Diğer taraftan sigorta şirketlerince trafik ve kasko sigortası kapsamında tazminat ödenen gerek ağır hasarlı araçların gerekse kısmi hasarlı araçların hasar bilgilerine Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nin sunduğu hizmetlerle ulaşılabildiği, tüketicilerin ikinci el araç satın almadan önce bu servisleri kullanabilecekleri gibi güvendikleri bir bakım onarım merkezine giderek aracı kontrol ettirdikten sonra satış işlemini sonlandırmalarının kendi faydalarına olacağı vurgulandı.

 
KAYNAK: YENİ ŞAFAK

GÜNÜN ÖNEMLİ GELİŞMELERİ

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner60

banner64

banner49

banner63