Dağlı rapordan esinlenerek, ABD ve Çin'in iç meselelerle daha fazla meşgul kalabileceğini belirtti ve Rusya-Ukrayna ile İsrail-İran çatışmasının alevlenebileceğini kaydetti.
Raporda Türkiye ile ilgili bölümde ise, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ekonomi mücadelesinin devam edeceği ve bununla birlikte Türkiye'nin dış politika hamlelerini arttıracağı belirtildi.
Risk raporuna göre ABD ile Türkiye arasında F-16 krizi alevlenebilir. F-35'ten sonra F-16'ların modernizasyonuna ABD kongresi tarafından vize verilmemesi halinde Türkiye'nin reaksiyonunun sert olacağı tahmin ediliyor.
Ayrıca Doğu Akdeniz'de Yunanistan ile Rumların kışkırtıcı adımlarının devam etmesi halinde Türkiye'nin sessiz kalmayacağına da dikkat çekiliyor.
İşte Dağlı'nın yazısının tamamı:
"2021'den geriye, Karadeniz ve Ortadoğu'da giderek tırmanan gerilimler kaldı.Bunların sıcak çatışmaya dönüşmesi muhtemel.
Yeni yıla girdik.
Küresel risk raporları da gelmeye başladı.
New York merkezli Eurasia Grup, yılın ilk risk raporunu yayımladı.
Dikkat çekici birkaç nokta var.
Salgın ve iklim bu yıla da damga vuracak.
Fiziksel dünya daha da karmakarışık hale gelirken, dünyanın dijitalleşme hızı artacak ve ülkelerden ziyade teknoloji şirketlerinin hükümleri belirleyici olacak.
ABD Rusya ve Çin'e karşı askeri hamleleri kısıtlayacak.
Tayvan'daki askeri adımlar karşılıklı olarak atılmaya devam etse de ikisi de Tayvan için savaşa girmekten kaçınacak.
ABD'de 2022'deki ara seçimler Trump'ın yeniden boy göstermesini beraberinde getirebilir bu da ABD'yi daha fazla içerde tutacak.
Çin de salgın ve sıfır Kovid politikası nedeniyle içeriye dönük hamlelerini yoğunlaştıracak.
ABD ile Çin'in iç muhasebelere ağırlık vermesi dışarda boşluklar oluşturacak.
Özellikle Biden yönetiminin dış politikadaki kafa karışıklığı ve hatta öngörüsüzlüğü bazı bölgesel çatışmaları tetikleyebilir.
Rusya, Ukrayna'ya yönelik askeri eylemlerinden geri adım atmayacak görünüyor.
Biden yönetiminin elinde Rusya'yı caydıracak bir enstrüman yok.
Moskova'nın ise bu durumu fırsata çevirip Ukrayna'daki NATO tehdidini ortadan kaldırmak adına çatışmaya girmekten kaçınmayacağı tahmin ediliyor.
ABD'nin pasif kalacağı bir diğer gerginlik alanı İsrail-İran.
Biden yönetimi, İran'ın nükleer müzakereleri reddetme ihtimalini hep gözardı etti.
Bir B planının olmadığı söyleniyor.
İran'ı İsrail tehdidiyle masaya çekebileceğini umuyor ancak yanılma oranı yüksek.
İsrail ise İran'a saldırmak konusunda son derece istekli ve iştahlı.
2022'de Rusya-Ukrayna çatışmasının yanına İsrail-İran çatışması eklenebilir.
İsrail'in İran'ın nükleer tesislerine yönelik saldırı ihtimalinin her geçen gün daha da arttığı gözleniyor ve risk raporuna göre bu çatışma kaçınılmaz.
Böyle bir durum petrol fiyatlarını direkt etkileyecek.
Ve uluslararası krizleri tetikleyecektir.
2022 için Brezilya başlığı da dikkat çekici.
Ekim ayında seçim var.
Eski devlet başkanı Lula da Silva'nın Bolsonora'yı zorlayacağı ve hatta başkanlığı kazanabileceği öngörülüyor.
Eurasia Grup'un 2022 risk raporunda Türkiye bölümünde yazılıp çizilenlere gelince.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ekonomi mücadelesinin devam edeceği ve bununla birlikte Türkiye'nin dış politika hamlelerini arttıracağı söyleniyor.
Risk raporuna göre ABD ile Türkiye arasında F-16 krizi alevlenebilir.
F-35'ten sonra F-16'ların modernizasyonuna ABD kongresi tarafından vize verilmemesi halinde Türkiye'nin reaksiyonunun sert olacağı tahmin ediliyor.
Ayrıca Doğu Akdeniz'de Yunanistan ile Rumların kışkırtıcı adımlarının devam etmesi halinde Türkiye'nin sessiz kalmayacağına da dikkat çekiliyor."
