Dünyaya yayıldığı gibi Türkiye’de de hızlı bir yayılım gösteren omicron, uzmanlar tarafından müjde olarak değerlendiriliyor.
"PANDEMİNİN BİRKAÇ AY İÇERİSİNDE SONA ERMESİNİ UMUYORUZ"
Diğer küresel varyantlarda olduğu gibi Kovid-19’un da 2 yılı aşkın bir süre sonra sona ermesini öngören Medicana İnternational Samsun Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Nurullah Dikmen, birkaç ay içerisinde pandeminin sona ermesini umduklarını söyledi.
Omicronda acile başvurma oranlarının diğer varyantlara göre yüzde 10 azaldığını, hastaneye yatma riskinin 2 kat düştüğünü ve solunum cihazına bağlanma oranının da yüzde 802e kadar düştüğünü dile getiren Uzm. Dr. Dikmen, omicron varyantının delta ve diğer varyantlara göre akciğere tutulum oranının oldukça düşük olduğunu ifade ederek, önemli açıklamalarda bulundu.
PANDEMİYİ 3-4 AY SONRA BİTİREBİLİR
Kısa bir süre sonra pandeminin sona ermesini beklediklerini dile getiren Uzm. Dr. Nurullah Dikmen, "Şu anda gündemimiz omicron varyantı. Daha önceden yaygın varyant, delta varyantıydı. Delta, omicrona göre daha hasta yapıcı özelliğe sahipti. Buna bir ‘müjde’ diyebiliriz. Omicron daha hızlı yayılıyor ama hastalandırma oranı oldukça düşük. Bunu 3-4 ay gibi bir sürede pandeminin biteceği müjdesi gibi algılıyoruz. Omicronun en belirgin özellikleri; burun tıkanıklığı, boğaz ağrısı ve hapşırma. Öksürük, bu varyantta deltaya göre daha az görülüyor. Akciğer tutunumu, deltaya göre oldukça düşük. Belirli bir yaş ve alt hastalığı olanları tabi ki omicronda da hastalanabiliyor. Tat alma ve koku kaybının azalması omicronda daha az. Bunların dışında omicronda mide bulantısı, karın ağrısı, gece terlemesi ve bel ağrıları diğer varyantlara göre daha fazla oluyor. Omicron, klinik olarak diğer varyantlara göre daha iyi. Acile başvuru yüzdesi deltada yüzde 15’ken, omicronda bu oran yüzde 5’lere düştü. Hastaneye yatma riski deltada yüzde 4’te oranındayken omicronda ise yüzde 2’ye düştü. Hatta solunum cihazına bağlanma oranı da diğer varyantlara göre yüzde 80’e kadar düşüş var. Yani evde, ayakta geçirilen bir varyant hastalığını görüyoruz. Bulaşıcılığı fazla ama hastalandırıcı özelliği diğer varyantlara göre oldukça az" dedi.
"YAŞLILAR VE ALT HASTALIĞI OLANALR OMICRON'U AĞIR GEÇİREBİLİR"
Yeni varyantın daha az hastalık belirtisi göstermesine rağmen yaşlıların ve alt hastalığı bulunan kişilerin daha dikkatli olması gerektiğini belirten Dr. Dikmen, "Aşılılar için karantina süreleri düştü. Pandemi artık birkaç ay içerinde kalkacak. Normal bir grip ve soğuk algınlığı gibi olup sona erecek. Maske kullanımı önümüzdeki sonbaharda kalkabilir. Uzak Doğu’da başka hastalıklarda bile maske takan var ancak Kovid-19 dolayısıyla birkaç ay sonra maske takmayacağımızı söyleyebiliriz. Her kan grubundan insan kovide yakalanabilir. Bazı hastalar PCR yaptırıyor, bazıları ise yaptırmıyor. Hasta olmadığı halde pozitif olanlar da çıkıyor. Aşı, maske, mesafe ve hijyen kuralına uyarsak bu ara dönemi daha rahat atlayabiliriz. Dünyadaki pandemiler 2 yıldan birkaç ay sonra bitiyor. 100 yılda bir olan pandeminin de birkaç ay içinde kalkacağını umuyoruz. Hastaların çoğu omicronu ayakta geçiriyor ama bu herkesin hastalığı ayakta geçirecek anlamına gelmiyor. Yaşlılar ve alt hastalığı olanlar omicronu ağır geçirebilir. Bağışıklık sistemi düşük olanların daha dikkatli olması konusunda uyarıyoruz" şeklinde konuştu.
"OMICRON'DA AKCİĞER TUTULMASI DELTA VARYANTINA GÖRE OLDUKÇA AZ"
Son olarak varyantların akciğer tutulumları hakkında da bilgiler veren Dikmen, şunları söyledi:
"Delta varyantına yakalanan hastalarda akciğer tutulumunun daha fazla olduğunu görüyoruz. Omicron varyantına yakalanmış bir hastanın akciğer filmine baktığımızda ise deltaya göre çok az kaldığını görebiliyoruz. Bu da omicron geçiren bir hastanın, delta varyantına yakalanan bir hastaya göre daha rahat nefes aldığını gösteren bir durumdur."
BİLİM KURULU ÜYESİ TEVFİK ÖZLÜ: BU YAŞADIĞIMIZ SON DALGA, BEKLENTİMİZ O
Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, çoğu hastanın evde istirahat ederek hastalığı ayakta atlattığını belirtip, ağır semptomların da olduğunu söyledi. Prof. Dr. Özlü şunları söyledi:
“Ciddi ağrılar oluyor. Kas ağrıları, sırt ağrıları, göğüs ağrıları, halsizlik, takatsiz çok belirgin, boğaz ağrısı oluyor, baş ağrısı oluyor. Sıkıntılı bir dönem; 5-6 gün, 1 hafta sürüyor. Onun için dikkatli olmakta fayda var. Hayatından 3-5 gün, 1 hafta çalınmış oluyor. Tabi bazıları da bu kadar rahat atlatamıyor. Yaşlılar, kronik hastalığı olanlar. Bağışıklığı baskılanmış olan kişilerde ağır seyredebilir. Hastane yatışı, yoğun bakım desteği gerektirebilir. Halen Türkiye'de neredeyse her gün 1 uçak dolusu insan kaybediyoruz. Ölümcül seyreden vakalar var. 'Omicron' dalgasının yükselme konumundayız. Önümüzdeki günlerde daha da yükselecek. Oysa bazıları salgın bitmiş gibi davranıyorlar. Sanki her şey normale dönmüş gibi ama hiç öyle değil. Umarım bu yaşadığımız, son dalga olur. Beklentimiz o."
'KISA SÜREDE BULAŞTIRICILIĞINI KAYBEDİYOR'
Klinik değişikliklere göre de izolasyon- karantina sürelerinin değiştiğini kaydeden Prof. Dr. Özlü, "'Omicron' varyantı ile birlikte bu virüsün davranışı değişiyor. 'Delta' varyantı daha farklıydı, ilk salgın ortaya çıktığında gördüğümüz Vuhan’dan yayılan virüs daha farklıydı. Bu klinik değişikliklere göre de bu izolasyon- karantina süreleri değişiyor. Bu gördüğümüz varyant, çok daha kısa süre içinde semptomatik hale geliyor ve daha kısa süre içerisinde de bulaştırıcılığını kaybediyor. Dolayısıyla 1 haftalık süre aslında çoğu vakanın virüsü temizlenmiş oluyor. Bulaştırıcılık en azından büyük oranda ortadan kalkmış oluyor. Elbette daha uzun sürenler var. 14 gün, 20 gün, 1 ay bulaştırıcılık devam eden vakalar var ama bunlar çok nadir optimal süre şu an itibarıyla bu varyant da 7 gün yeterli gibi görünüyor. Tabi insanımızın işini, gücünü aksatmamak, hayatı durdurmak için bu süreyi ihtiyaca göre optimize etmek gerekiyor. O amaçla yapılmış bir çalışma” dedi.
OSMAN MÜFTÜOĞLU: OMİCRON SALGINI SONLANDIRACAK YENİ YIL HEDİYESİ OLABİLİR
Hürriyet Gazetesi Yazarı Osman Müftüoğlu da bugünkü köşesinde pandeminin ne zaman biteceğini dair tahminini yazdı. Omicron varyantının, "salgını sonlandırmada etkili olabilecek muhtemel bir (2022) yeni yıl hediyesi" olabileceğini belirten Müftüoğlu, şu ifadeleri kullandı:
Muhakkak ki olağanüstü bir hızla bulaşan, yayılan ama etkisi ve hastalık süresi önceki varyantlardan daha kısa ve zayıf olan bu son mutasyon, tabii ki COVID-19’u tarihe gömmeyecektir. Ama onu en azından “EVCİLLEŞMİŞ BİR VİRÜS” haline getirme potansiyeli yüksektir. Bu da pandeminin endemiye dönüşmesi, COVID-19 meselesinin endemik bir kış enfeksiyonu haline gelmesi demektir. Bu düşüncenin tam tersini savunanlar da var. Bazı önemli uzmanlar, bu kadar çok vakadan çıkabilecek yeni bir varyantla başımızın daha çok belaya girebileceğini de ileri sürüyorlar. Haklı olabilirler. Saygı duyarım. Ama benim kişisel görüşüm, virüsün giderek evcilleşeceği ve pandeminin yakın bir gelecekte endemiye dönüşeceği yönündedir. Yeter ki aşılarımızı ihmal etmeyelim, koruyucu tedbiri de ısrarla sürdürelim.
