Moskova–Tahran hattında yeni dönem
İran Dışişleri Bakanlığı, 17 Ocak 2025’te Moskova’da imzalanan Kapsamlı Stratejik Ortaklık Anlaşması’nın 2 Ekim itibarıyla yürürlüğe girdiğini açıkladı. Yazılı açıklamada anlaşma, “iki ülke ilişkilerinin tarihinde bir dönüm noktası” olarak nitelendirildi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı da benzer bir açıklamayla bu gelişmenin, “çok kutuplu dünya koşullarında devletler arası ilişkilerde daha sıkı bir etkileşim” anlamına geldiğini belirtti.
Anlaşmanın içeriği
Toplam 47 madde içeren ve 20 yıllık bir işbirliği öngören anlaşma, her beş yılda bir otomatik olarak uzatılacak. Öne çıkan başlıklar şöyle:
-
Savunma ve güvenlik: Ortak askeri tatbikatlar, karşılıklı güvenlik garantileri.
-
Yaptırımlara karşı ortak duruş: Birbirine yönelik uluslararası kısıtlamalara katılmama taahhüdü.
-
Enerji projeleri: Rusya’dan İran’a Azerbaycan üzerinden doğalgaz boru hattı planı.
-
Finans ve ticaret: Yaptırımlar karşısında alternatif ödeme sistemleri ve yerel para birimleriyle ticaret.
-
Nükleer işbirliği: Sivil nükleer enerji alanında koordinasyon.
-
Medya ve dezenformasyon: Olumsuz propaganda ve bilgi savaşlarına karşı ortak hareket.
Jeopolitik yansımalar
-
Batı basını: Gelişmeyi, Moskova ve Tahran’ın “ABD ve Avrupa yaptırımlarına karşı kurumsallaşmış ortak cephe”si olarak yorumladı.
-
Rus basını: Anlaşmayı “Avrasya güvenlik mimarisi için stratejik bir adım” olarak öne çıkardı.
-
İran basını: Bunu “ABD’nin bölgedeki etkisine karşı alternatif güç merkezi oluşturma” çabası olarak değerlendirdi.
Uzman görüşleri
Uluslararası ilişkiler uzmanları, anlaşmanın “Çin ile İran arasında 2021’de imzalanan 25 yıllık anlaşmanın bir benzeri” olduğuna dikkat çekiyor. Rusya’nın Ukrayna savaşı sonrası artan yalnızlığı, İran’ın ise Batı yaptırımlarına karşı alternatif arayışları bu işbirliğini hızlandıran faktörler arasında gösteriliyor.
Bazı analistlere göre anlaşma, sadece ikili ilişkiler değil, Ortadoğu–Avrasya ekseninde yeni bir bloklaşma anlamına gelebilir.
Bölgesel etkiler
-
Enerji piyasaları: Olası doğalgaz boru hattı, Güney Kafkasya’nın stratejik önemini artırabilir.
-
Güvenlik dengesi: Ortak askeri tatbikatlar, Körfez ülkeleri ve NATO için yeni bir denklem yaratabilir.
-
Medya ve bilgi savaşı: Dezenformasyona karşı ortak işbirliği, özellikle Batı ile yürütülen “bilgi rekabeti” bağlamında dikkat çekiyor.
Florya Gazetesi Haber Merkezi