Türkiye’nin ilk insansız savaş uçağı Bayraktar Kızılelma, görüş ötesi (BVR) menzilde jet motorlu bir hedef uçağını hava-hava füzesiyle imha ederek dünya havacılık tarihinde eşi görülmemiş bir başarıya imza attı.
Türkiye’nin insansız savaş uçağı Kızılelma, Karadeniz’de Sinop açıklarında gerçekleştirilen testte yerli Gökdoğan füzesi ve ASELSAN üretimi Murad AESA radarıyla hedefi tespit ederek tam isabetle vurdu. Böylece radar, füze ve platform olmak üzere üç yerli sistem ilk kez aynı görevde kullanıldı.
Kızılelma testi sırasında beş F-16 uçağıyla birlikte beşli kol uçuşu yaparak insanlı-insansız ortak operasyon konseptini de başarıyla sergiledi. Ardından fırlatılan yüksek hızlı jet motorlu hedef uçak, Kızılelma’nın radar kilidi ve Gökdoğan füzesiyle yüzde 100 doğrulukla imha edildi. Testi Türk Hava Kuvvetleri ve Baykar’dan üst düzey yetkililerin de aralarında bulunduğu geniş bir teknik heyet sahadan canlı olarak takip etti.
ABD merkezli Interesting Engineering, haberi “dünyada bir ilk” ifadeleriyle manşetine taşırken, Arap dünyasının önemli yayın organlarından Alquds ise Kızılelma’nın F-16 ile gerçekleştirdiği hava-hava simülasyonunu “havacılık tarihinde yeni bir dönem” olarak değerlendirdi. Uluslararası savunma analistleri, insansız bir platformun BVR angajmanında jet hedefi vurabilmesinin geleceğin muharebe konseptlerini önemli ölçüde değiştireceğini belirtiyor.
Uzmanlara göre yerli radar, yerli füze ve insansız savaş uçağının aynı anda başarıyla kullanılması, Türkiye’nin hava gücünde teknoloji bağımsızlığı hedefi açısından kritik bir eşik niteliği taşıyor. Akademik çevreler bu testi “insansız hava muharebesinde yeni jenerasyonun başlangıcı” olarak yorumluyor.
-
Resmî açıklamalara göre, KIZILELMA, Karadeniz’de yapılan 30 Kasım 2025 tarihli testte, jet motorlu bir hedefi “görüş ötesi (BVR) hava-hava füzesiyle” vurarak başarıyla imha etti. Bu, hem füze (Gökdoğan) hem radar (Aselsan’ın geliştirdiği MURAD 100‑A AESA radar) hem de uçak (KIZILELMA) açısından “yerli ve özgün” donanım zincirinin tam anlamıyla işletildiğini gösteriyor.
-
Bu test, savunma sanayi açısından bir kilometre taşı olarak değerlendiriliyor ve Türkiye’nin “insansız muharebe” yeteneklerinde önemli bir sıçrama yaptığı vurgulanıyor.
-
Hükûmet yetkililerince bu başarı “havacılık tarihinde bir ilk” ve “ulusal savunma sanayiinin geldiği noktanın somut kanıtı” olarak nitelendirildi.
Dış Basından & Uluslararası Tepkiler
Dünya medyası ve uluslararası savunma-iletişim kanallarında KIZILELMA’nın başarısı geniş yankı buldu. Öne çıkan yorumlardan bazıları şöyle:
-
Rus devlet ajansı TASS, “KIZILELMA, görüş ötesi havadan-havaya füze kullanarak süpersonik jet hedefini imha eden ilk insansız savaş uçağı” olarak dünya havacılık tarihine geçtiğini yazdı.
-
Rusya merkezli başka bir haber kaynağı RIA Novosti, KIZILELMA’yı “hava-hava muharebe kabiliyetini kanıtlayan ilk ve tek insansız platform” olarak tanımladı.
-
Çin menşeli haber ajansı Xinhua, bu başarının sadece tek bir uçak/füze testinden ibaret olmadığını — sensör füzyonu, radar, uçuş kontrol algoritmaları ve füze entegrasyonundan oluşan kapsamlı bir mühendislik sürecinin somut sonucu olduğunu vurguladı.
-
Bazı uluslararası savunma haber siteleri — örneğin Defense News — bu testi, insansız hava saldırı/dövüş kavramlarının (unmanned air-to-air combat) teoriden operasyona geçtiğini gösteren dönüm noktası olarak değerlendirdi; bu, sadece Türkiye için değil, küresel havacılık ve savunma dengeleri açısından “yeni bir çağ” anlamına geliyor.
-
Diğer bazı kaynaklar ise, bu gelişmenin insansız savaş uçağı konseptlerinin yalnızca hava-yer saldırısı (UCAV) değil, hava-hava muharebesi bağlamında da geçerli hâle geldiğini; bundan sonra hava üstünlüğü ve eskort görevlerinde de insansız platformların “sessiz ama etkili” bir rol alabileceğini yazdı.
Değerlendirme (Florya Gazetesi Tarzı)
KIZILELMA’nın test başarıları; salt bir teknik zafer değil — ulusal savunma sanayiinin, radar, kontrol sistemleri, füze ve platform entegrasyonunu bir araya getirmede ulaştığı seviyenin kanıtı olarak görülmeli.
Dış basında yayılan yorumlar, bu olayın “propaganda” değil — eğer test belgeleri teyit ediliyorsa — gerçekten havacılık tarihinde bir milât olduğunu; insansız hava araçlarının (İHA/UCAV) sadece gözlem ya da kara saldırısı için değil, hava-hava muharebesi düzeyine eriştiğini gösterdiğini savunuyor.
Bu bağlamda, Türkiye için hem saygınlık hem de stratejik caydırıcılık anlamında önemli bir kazanım. Ancak bu tür iddiaların uzun vadede “saha gerçekliği”, “operasyonel güvenilirlik” ve “uluslararası kabul/gözlem” üzerinden de test edilmesi gerekecek — zira herhangi bir sistemin peş peşe başarı testleriyle “gerçek kabiliyete” dönüştüğü görülür.
BAYRAKTAR KIZILELMA'NIN ÖZELLİKLERİ
Baykar tarafından geliştirilen Kızılelma, Türk hava kuvvetlerinin gelecek dönem ihtiyaçlarını karşılayacak insansız savaş uçağı olarak tasarlanıyor. Başlıca teknik özellikleri şöyle:
- Uzunluk: 14,5 metre
- Kanat açıklığı: 10 metre
- Yükseklik: 3,5 metre
- Maksimum taşıma kapasitesi: 1,5 ton
- Azami kalkış ağırlığı: 8,5 ton
- Motor: Turbofan
- Azami hız: Mach 0,9
- Seyir hızı: Mach 0,6
- Gelecekte supersonik versiyon planlanıyor
- Harekat yarıçapı: 500 deniz mili (575 mil)
- Dayanım süresi: 3+ saat
- Servis tavanı: 45.000 ft
- Operasyon irtifası: 25.000 ft
- Düşük radar izi (stealth)
Uçak gemilerinden kısa pist kalkış/iniş kabiliyeti
Kızılelma; lazer güdümlü mühimmatlar, hava-hava füzeleri, seyir füzeleri ve farklı türde mühimmatlarla görev yapabiliyor.
Geçtiğimiz ay platforma, düşük görünürlüğe sahip yerli Toygun EOTS (elektro-optik hedefleme sistemi) entegre edildi. Bu teknoloji daha önce yalnızca F-35 gibi beşinci nesil savaş uçaklarında bulunuyordu.
Kaynaklar: Reuters, Interesting Engineering, Alquds, AA, Baykar açıklamaları
Florya Gazetesi Haber Merkezi