Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BM’nin 80. Genel Kurulu için bulunduğu New York’ta, Washington’da ABD Başkanı Donald Trump ile Beyaz Saray’da bir araya geldi. Görüşme yaklaşık 2 saat 20 dakika sürdü.
Toplantıya dair resmi bir ortak açıklama yayınlanmazken, Erdoğan görüşmenin ardından gazetecilere yaptığı değerlendirmelerde, Trump ile “el ele bölgedeki sıkıntıları aşacağımıza inanıyorum” ifadesini kullandı.
Gündemde Öne Çıkan Başlıklar
Diplomatik kaynaklara ve ABD medyasına göre görüşmede aşağıdaki konular özellikle ele alındı:
-
F-35 ve Yaptırımlar: Trump, Türkiye’ye F-35 satış yasağının kaldırılması olasılığına dair umutlu mesajlar verdi.
-
S-400 Dosyası: Türkiye’nin Rusya’dan aldığı S-400 hava savunma sisteminin ABD ile olan askeri-industrial iş birliği bağlamında doğurduğu gerilimler konuşuldu.
-
Gazze ve Bölgesel Krizler: Görüşmede Gazze’deki insani kriz, Orta Doğu’da istikrarın sağlanması ve diplomatik aracılık rolü ön plana çıktı.
-
Ekonomik İlişkiler: İki lider ticaret hacmi, enerji iş birliği ve ABD ile Türkiye arasındaki ekonomik dengeleri de masaya yatırdı.
-
Enerji Bağımlılığı: ABD tarafı, Türkiye’nin Rusya’dan enerji alımlarını azaltması yönünde beklentisini dile getirdi.
Basına Kapalı Yapılması ve Algı Yönetimi
Toplantının en dikkat çeken yönlerinden biri, son anda basına kapatılmasıydı. Bu karar, görüşmenin hassas konular içerdiğine dair spekülasyonlara yol açtı. ABD basınında, özellikle F-35 dosyası ve yaptırımların kamuoyuna açık şekilde tartışılmasının iki ülke açısından diplomatik risk oluşturabileceği yorumları yapılıyor.
Trump, görüşme sonrası basın mensuplarına “Harika bir görüşmeydi” şeklinde kısa bir değerlendirme yaparken, detaylı açıklamadan kaçındı.
Analistler Ne Diyor?
Uzmanlar, bu görüşmenin Türkiye-ABD ilişkilerinde yeni bir açılım niteliği taşıyabileceğini belirtiyor. Özellikle F-35 konusundaki yapıcı tutum, karşılıklı güveni yeniden inşa etme adımı olarak görülüyor. Öte yandan, bölgesel krizlerde Türkiye’nin arabuluculuk rolü ABD tarafından daha fazla stratejik önem kazanabilir.
Öte yandan, basına kapalı gerçekleşmesi, karşılıklı açıklamalarda net detayların verilememesi, bu görüşmenin “arka tarafta çok daha fazla temas ve pazarlık” içerdiğini düşündürüyor.
