HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın geçen hafta yaptığı ‘adaylık’ açıklaması, siyaset tartışmalarında yeni bir dalgalanma üretti.
Yapılan haberlerin çoğunda bu açıklamalar, bu parti kesin kararını verdi, aday çıkaracak biçiminde sunuldu.
Hâlbuki gerçek öyle değildi.
Ne miydi peki?
Önce, Buldan’ın açıklamalarının ilgili bölümünü aktaralım:
“Biz, Halkların Demokratik Partisi olarak en kısa zamanda en yakın zamanda kendi cumhurbaşkanı adayımızı Türkiye halklarıyla paylaşacağız. Yani HDP, kendi adayını çıkaracak, kendi adayını gösterecek ve seçimlere kendi adayıyla girecek. Bizim ne Cumhur İttifakı’yla, ne Millet İttifakı’yla herhangi bir ortaklığımız yok. Ancak ilkesel yaklaşımlarımız elbette ki var. Bu ilkesel yaklaşımlarımızı zamanı geldiğinde oturup konuşabiliriz, zamanı geldiğinde müzakere edebiliriz, zamanı geldiğinde diyalog içinde olabiliriz. Ama HDP’nin şu anki kararı, kendi adayıyla seçimlere gitmektir."
Bu açıklamaların ilk bölümün alıp haberleştirirseniz, evet yukarıda dediğimiz gibi HDP aday çıkarıyor sonucuna ulaşabilirsiniz.
Ancak, metnin tamamına son bölümü dikkate alarak baktığınızda, aslında durumun farklı olduğu sonucuna varabiliyorsunuz.
Pervin Buldan’ın, HDP’nin gerçek niyetini ortaya koyan sözleri en sonda, “HDPnin şu anki kararı, kendi adayıyla seçimlere gitmektir” ifadesiyle kendini buluyor.
Nedir o gerçek niyet?
“HDP adına aday çıkarmak değil, 6’lı masa ile adaylık pazarlığı yapmak”
HDP, TÜRKİYE’DE BİR İKTİDAR DEĞİŞİKLİĞİNE EN FAZLA İHTİYAÇ DUYAN PARTİ DURUMUNDA
Bu konuyu detaylandırmadan önce şu tespitimizi bir yapalım:
HDP’nin kendi durduğu yerden kendi durumuna baktığınızda şu tespiti kolaylıkla yapabilirsiniz:
Bu parti, Türkiye’de bir iktidar değişikliğine en fazla muhtaç olan parti durumunda.
Şundan dolayı:
Son yıllarda terörle mücadelede elde edilen kazanımlar, PKK’yı başını kaldıramaz hale getirdi.
Sınır için şöyle dursun, Irak’ta, Suriye’de bazen sınırın 200 kilometre uzağında yapılan operasyonlarla, “Size buralarda bile rahat yok” mesajı verildi, veriliyor.
E doğal olarak bu durum, Türkiye’de PKK’nın siyasi uzantısı olarak hareket eden HDP’yi de olumsuz yönde etkiledi, etkiliyor.
PKK ile mücadelede bu kararlı duruştan ancak bir iktidar değişikliği halinde vazgeçilebilir.
O yüzden, HDP Türkiye’de bir iktidar değişikliğine en fazla ihtiyaç duyan partidir diyoruz.
Öbür yandan da, Anayasa Mahkemesi’nde terörle ilişkisi nedeniyle kapatılma davası bulunan, önde gelen isimlerinin büyük çoğunluğu yine terör ilişkisi nedeniyle siyasi yasaklı hale gelme tehlikesiyle karşı karşıya olan bir parti durumunda HDP.
O nedenle, aslında 6’lı masa ile pazarlık gücü sanıldığı kadar güçlü değil.
Ancak, 6’lı masadakilerin HDP oylarına olan ihtiyacı da, onların bu parti karşısındaki zafiyetini temsil ediyor.
ORTAK ADAY PAZARLIĞI İÇİN ROL PAYLAŞIMI
HDP’nin gerçek niyetini anlamak için Pervin Buldan ile birlikte, cezaevindeki Selahattin Demirtaş, diğer Eş Genel Başkan Mithat Sancar ve Grup Başkanvekili Saruhan Oluç’un bu bağlamda yaptıkları açıklamaları bir bütün içinde değerlendirmek daha doğru olacaktır.
Belli ki, daha önce olduğu gibi yine aralarında bir rol paylaşımı yapmışlar ve herkes kendine düşen bu rol doğrultusunda pozisyon alıp açıklamalar yapıyorlar.
HDP’nin diğer Eş Genel Başkanı Mithat Sancar’ın Habertürk yayınında yaptığı açıklamalar, Pervin Buldan’ın yaptığı ile benzerlik taşıyor.
O da blöf yapmıyoruz diyerek 6’lı masanın dikkatini çekmeye çalıştı.
Söyledikleri şöyle:
"Gelin seçimlerden önce görüşelim derlerse 'Hayır' demeyiz, mutabakata varırsak bir formül ya da formüller bulunur. Bu HDP zaten adayını çekecek, manevra yapacak diye anlaşılmasın. Blöf yapmıyoruz. Hakikatler üzerinden hakiki politika yapmaya çalışıyoruz.”
Sancar, blöf yapmıyoruz diyor ama aslında yaptıkları tam olarak böyle bir şey.
DEMİRTAŞ: MUHALEFET ORTAK ADAY ÇIKARAMAZSA BU TRAJEDİ OLUR
HDP’nin sanki bütün kozlar kendi ellerindeymiş gibi davranan bu iki önde gelen ismine karşılık, partinin hem ‘sıkışık halini’, hem de asıl yapmak istediğini anlamayı kolaylaştıran açıklamalar içinse, Demirtaş’ın söylediklerine bakacağız.
3 Ocak’ta T24 internet sitesi için bir yazı gönderen Demirtaş’ın şu sözlerindeki ‘trajedi’ ve ‘hazin’ ifadelerine özellikle dikkatlerinizi çekmek isterim:
“HDP’nin Muhalefetteki 22 partinin hepsi olmasa bile çoğu, örneğin 10 maddelik tek sayfalık bir demokrasi manifestosuyla ortak bir adayda birleşebilir mi? Bunu yapmamaları trajedi olur.
İttifaklar kendi içlerinde en çok milletvekili çıkacak ortak listeler hazırlayabilirler mi? Bunu yapmamaları hazin olur.”
Demirtaş, Pervin Buldan’ın “HDP karar aldı, aday çıkarıyor” gibi haberleştirilen açıklamalarının hemen ardından Halk Tv’ye yaptığı açıklama ile aslında niyetlerinin ne olduğunu gayet sarih şekilde şöyle ifade etti:
"HDP ortak aday için müzakere ve iş birliği istiyor"
