Middle East Eye isimli internet portalının hesabına göre, 8 gündür ortalama her 5 dakikada 1 Filistinliyi katleden İsrail’in Başbakanı Benjamin Netanyahu, 4 sene önce tam da bu vakitler, Türkiye’nin Kuzeydoğu Suriye’de başlattığı Barış Pınarı harekatından duyduğu rahatsızlığını ve öfkesini sosyal medyadan yaptığı şu paylaşımla dışa vurmuştu:
“İsrail, Türkiye’nin Suriye’deki Kürt bölgelerindeki Türk işgalini güçlü bir şekilde kınar ve Türkiye ile vekillerine, Kürtlere dönük etnik temizlik uyarısında bulunur. İsrail, cesur Kürt halkına insanı yardım eli uzatmaya hazırdır.”
Evet, evet, yanlış okumadınız, Türkiye’ye etnik temizlik uyarısında bulunan bir İsrail Başbakanı’ndan söz ediyoruz.
BARIŞ PINARI HAREKATI İSRAİL’İ NEDEN RAHATSIZ ETMİŞTİ?
Türkiye, Ekim 2019’daki Barış Pınarı Harekatıyla, Fırat’ın doğusundaki Tel Abyad ile Rasuleyn arasındaki 123 kilometre uzunluğu ve 30 kilometre derinliği olan alanı PKK/YPG terör örgütünün elinden kurtarmıştı.
O operasyon yapılırken, tabi ki sivil kayıp olmaması adına büyük bir titizlik gösterilmiş ve bunda başarılı da olunmuştu.
Hatta hatırlatayım, bir grup YPG’linin bölgede bulunan bir kiliseyi üs olarak kullandıkları tespit edilmesine rağmen, o alan bir dini yapı olduğu için dokunulmamıştı.
Netanyahu’nun Türkiye’ye dönük etnik temizlik suçlamasında bulunmasının anlamı üzerinde biraz daha düşündüğünüzde, Kuzeydoğu Suriye’de ABD güdümlü şekilde oluşturulan PKK/YPG oluşumunun İsrail için ne kadar önemli olduğuna dair fikirlere de kolayca ulaşabilirsiniz.
İsrail’in PKK’yı terör örgütü olarak tanımadığını da, Türkiye’nin Hamas’ı terör örgütü olarak tanıması gerektiğini söyleyenlere hususen hatırlatmış olalım.
4 yıl önce Türkiye’yi etnik temizlik yapmakla suçlayan Netanyahu, şu an Gazze’de kelimenin tam anlamıyla etnik temizlik yapıyor.
İSRAİL MAKAMLARI SİVİL KATLİAMLARI MEŞRULAŞTIRMAYA ÇALIŞIYOR
Önceki günden bir örnek:
Gazze’nin kuzey bölgesinden uzaklaşmaları için güya uyarılan Filistinli sivillerin güneye doğru yaptıkları göç yolunda bombalı saldırılar gerçekleşmiş, sadece o saldırıda 70 masum Filistinli hayatını kaybetmiş, 200’den fazlası da yaralanmıştı.
Dün de yaralı Filistinlilerin kaldığı hastane bombalandı.
Sistemli ve istemli bir şekilde bir etnik grubu topluca yok etme girişiminin adına deniyor etnik temizlik diye.
Zaten, kullandıkları dile bakıldığında, İsrailli makamların, yürütmekte oldukları katliam kampanyasının böyle bir tarifinin olmasından da gocunmadıkları görülüyor.
Sivil Filistinlileri topluca katlediyorlar ve daha kötüsü bu yaptıkları normalmiş gibi açıklamalar yapıyorlar.
Bu korkunç bir şey.
Makul seslerden biri olarak düşünülen Cumhurbaşkanı Herzog bile, Gazze halkını Hamas’a karşı koymadığı için sorumlu tutan ve toplu katliamları olumlayan cümleler sarf etti.
Gördüğü her Filistinliyi öldürme hakkını kendinde gören bu anlayış, sadece Gazze’de kendini göstermiyor.
İsrail’in işgal altında tuttuğu Batı Şeria’da da İsrail güçlerinin ve Yahudi yerleşimcilerin (işgalcilerin) saldırılarında 55 Filistinli hayatını kaybederken, 619 kişi de yaralandı.