Yaşlanmayı Tersine Çevirmek: Bilim İnsanları Hücreleri Yeniden Programlamaya Yaklaşıyor

Bilim dünyası, uzun yıllar bilim kurgu filmlerinin konusunu oluşturan “yaşlanmayı tersine çevirmek” fikrini artık laboratuvarlarda araştırıyor. Hücreleri yeniden programlama çalışmaları, daha sağlıklı ve uzun ömürlü bir yaşamın mümkün olup olamayacağına dair ipuçları veriyor.

Hücreleri Gençleştirme Denemeleri

Kaliforniya merkezli Altos Labs, 2022’de başlattığı programlarla hücrelerin kısmen yeniden programlanmasını hedefliyor. Bu yöntemle, hücrelerin gençlik dönemindeki onarım kapasitesini geri kazandırmak amaçlanıyor. Fareler üzerinde yapılan ilk deneyler, yaşlanma ile ilişkili bazı biyolojik işaretlerin geriye döndürülebileceğini gösterdi.

Altos’un araştırmaları, yaşlanmayı “genetik kader” olarak değil, biyolojik olarak müdahale edilebilecek bir süreç olarak ele alıyor. Şirketin CEO’su Hal Barron, Parkinson gibi hastalıkların bile genetik yatkınlığa rağmen çoğunlukla ileri yaşlarda ortaya çıktığını hatırlatarak, “Eğer hücrelere gençlikteki dayanıklılık mekanizmalarını yeniden kazandırabilirsek, bu hastalıkların ortaya çıkmasını da engelleyebiliriz” diyor.

Yaşlanmanın Tıbbi Karşılığı Var mı?

Bilim insanları arasında temel tartışmalardan biri, yaşlanmanın bir “hastalık” olup olmadığı. ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA), yaşlanmayı resmi olarak tedavi edilmesi gereken bir durum olarak tanımıyor. Bu nedenle klinik deneyler doğrudan “yaşlanmayı durdurma” üzerine tasarlanamıyor.

Bunun yerine araştırmalar, yaşa bağlı hastalıklar üzerinden yürütülüyor. Diyabet ilacı metformin ve yeni nesil GLP-1 kilo kaybı tedavilerinin, yalnızca hedeflenen hastalıkları değil, tüm nedenlere bağlı ölüm oranlarını da azalttığına dair veriler bulunuyor.

Albert Einstein Tıp Fakültesi’nden yaşlanma uzmanı Nir Barzilai, bu bulguları şöyle yorumluyor:

KKKA hastalığında ölüm oranı nedir?
KKKA hastalığında ölüm oranı nedir?
İçeriği Görüntüle

“Başarı var, sadece bunu geliştirmemiz gerekiyor. Yaşlanmayı doğrudan hedef alamasak da etkilerini hafifletmek mümkün.”

Moleküler Düzeyde Yeni Fikirler

Yaşlanmayı anlamaya yönelik araştırmalar yalnızca ilaçlarla sınırlı değil. Egzersiz sırasında kaslardan salgılanan bazı moleküllerin hücrelerin yeniden programlanmasını tetikleyebileceği düşünülüyor. Bu alandaki deneyler, yaşam tarzı ile hücresel yaşlanma arasındaki ilişkiye dair yeni bir pencere açıyor.

Ayrıca “senesans hücreleri” olarak bilinen, artık bölünmeyen ama doku içinde zararlı etkiler yaratan hücrelerin ortadan kaldırılması ya da yeniden programlanması da araştırılıyor. Bu hücrelerin kontrol altına alınması, yaşlanmaya bağlı iltihaplanmanın ve dokusal bozulmanın azaltılabileceği anlamına geliyor.

Sağlıklı Yaşam Süresi Öncelikli

Araştırmaların nihai hedefi, insan ömrünü sınırsızca uzatmak değil, yaşlılık döneminde geçirilen sağlıklı yılları artırmak. Hevolution Foundation CEO’su Mehmood Khan bunu şöyle özetliyor:

“İnsanlar sadece daha uzun yaşamak değil, daha uzun süre sağlıklı yaşamak istiyor.”