Bugünden tezi yok müdahale edilmezse, Ortadoğu’da büyük savaş an meselesi

07 Mayıs 2024 Salı 09:00
Bugünden tezi yok müdahale edilmezse, Ortadoğu’da büyük savaş an meselesi

Süleyman Seyfi Öğün geçtiğimiz günlerde, “Büyük bir savaş ortamının hazırlandığını” söylemişti Yeni Şafak’taki köşesinde. Silahlanmaya özel başlık açmış,  silah endüstrisine atıf yapmıştı.

El Arabiya televizyonuna konuşan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da İsrail’in Gazze’deki orantısız abanmasının önüne geçilmezse… İran’ın meseleye daha çok müdahil olması halinde bölgede büyük bir savaşın çıkma ihtimalinden söz etti.

***

Eylül 2023’teki Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda bir harita gösterip, “Ortadoğu’u değişecek” diyen İsrail Başbakan’ı Netanyahu’ya cevap 7 Ekim’de Hamas’tan geldi. Aksa Tufanı harekatıyla, Hamaslılar harekatı, “Bizi akşam yemeğine çağırmışlardı, ama biz onları sabah kahvaltısında avladık” diye savunmuşlardı.

O günden sonraysa, Gazze’de taş üstünde taş kalmadı. 40 bin insan hayatını kaybetti. Çocuklar, kadınlar, yaşlılar… Hasılı sivil masum insanlar soykırıma varan saldırganlıkla İsrail hükümetince öldürüldü.

Bugüne geldiğimizde, Mısır ve Katar’ın doğrudan Türkiye’nin dolaylı yoldan yürüttüğü “ateşkes müzakereleri” bir sonuca varmak üzereydi ki “Büyük savaş”a bir adım daha yaklaşıldı.

HAMAS ATEŞKESİ KABUL, İSRAİL REDDETTİ

Dün akşam saatlerinde, Hamas, arabulucuların önerdiği ateşkes anlaşmasını kabul ettiğini ilan etti. Hemen akabinde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim telkinlerimizle Hamas ateşkesi kabul etti. Aynı adımı İsrail’den de bekliyoruz” dedi.

İran Hamas’ın kararını destekleyen açıklama yaptı.

Ne ki, İsrail “Hamas’ın amacı bizi çözümsüzlüğün sorumlusu göstermek istiyor” diyerek ateşkese yanaşmadı.

Dahası, Refah’a doğudan saldırdı. Gece boyu Refah’ın doğudaki kenar mahalleleri İsrail tarafından vuruldu.

***

İsrail Refah’a saldırırsa Camp David’i askıya alırız” diyen bir Mısır hükümeti vardı. “Savaş nedeni sayarız” diyen bir Mısır hükümeti vardı, hatırladınız mı?

Yine, Gazze’ye İsrail’in orantısız abandığı günlerde bölgeye yaptığı ilk ziyarette Amerikan-İsrail planını dayatan ABD Dışişleri Bakanı Blinken’a, “Batı Şeria’dan Ürdün’e Filistinlilerin sürülmesini kabul etmiyoruz” diyen bir Ürdün vardı.

***

Blinken’ın planı, Mısır ve Ürdün tarafından kabul edilmediği günlerde, Türkiye, “Filistin’in garantörü olabileceğini” ilan etti. Arabuluculuk için çabaladı.

Nihayetinde, “Ticari ilişkilerinin tamamen sonlandırma kararı” almak zorunda kaldı.

Ama, bölge ülkeleri ile yaptığı görüşmelerde ve uluslararası her ortamda Filistin davasına sahip çıkıp, İsrail hükümetine orantısız güç kullandığı için karşı çıktı.

BÖLGESEL VE BÜYÜK BİR SAVAŞ HER AN PATLAK VEREBİLİR

Yazının başında hatırlattığımız iki önemli hususa geri dönelim.

Süleyman Seyfi Öğün’ün 25 Nisan 2024’te “Küresel savaşın kaçınılmazlığına dair” başlıklı yazısı, şöyle bitiyor,

“Vekil savaşlar aldatmasın; artık G7 üzerinden bizzat merkez dünyâ, Rusya ve Çin gibi yarı merkez ve Afrika gibi kenar dünyâlar ile hesaplaşmaya dönük olarak savaşı istiyor. Tekleyen ve ağır kayıplar vermiş olan  ABD ve AB ekonomilerini savaş harcamaları ayağa kaldırıyor. Biden’ın göreli ekonomik başarısı aslında ABD silâh sanayiinin canlanmasından başka bir şey değil. R.Sunak’ın Birleşik Krallık ekonomisinin artık bir savaş ekonomisine dönüştüğünü açıkça beyân etmesi, Almanya ‘nın milyarlarca dolarlık savaş ekonomisi yatırımlarına başladıklarını ilân etmesi, on senelerdir eksi fâizlerde sürten ve hazırdan yiyen Japonya’nın militarizmi canlandırması sürecin diğer görünümleri. Bugün dünyânın en dinamik ve en büyük ekonomik gücü olan Çin bile süreci engelleyemiyor. O da silâhlanıyor. Artık gidişâtın çok büyük bir yıkım doğuracak olan küresel bir savaş olacağı âşikâr… Bunun bir geri dönüşü ufukta görünmüyor.” (Yeni Şafak)

Önceki gün El Arabiya televizyonuna konuşan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ise, büyük savaş tehlikesine şu sözlerle dikkat çekti,

(İran-İsrail) gerginliği daha büyük bir savaşın habercisi de olabilir. Şu an için durum sakinleşmiş görünse de bu potansiyel her zaman var.”

Fidan, Filistin meselesinde iki devletli çözümün inşa edilememesi durumunda da yeni savaşların yaşanacağını şu cümlelerle ifade ediyor,

Bu trajediden ders çıkartmazsak, iki devletli çözüme gitmezsek, bu son Gazze savaşı olmayacak. Başka savaşlar ve göz yaşları bizi bekliyor olacak.”

Toparlayalım.

Süleyman Seyfi Öğün, “savaş ekonomisi” üzerinden küresel bir savaşın ayak seslerine işaret etti.

Hakan Fidan’sa, Gazze ve Filistin meselesinde, İsrail’in tutumunu değiştirecek adımlar atılmadığı takdirde bölgede yakın zamanda başka savaşların yaşanacağına işaret ediyor.

O halde, İsrail’i durdurmak için küresel vicdan ayaktayken… İsrail kamuoyu hükümetlerini protesto için sokaktayken… Bölge ülkeleri meseleyi çözüme kavuşturmak için daha fazla inisiyatif almazsa…

Korkarız ki savaş yayılacak, sadece İsrail-Gazze savaşı olmaktan çıkacak. İsrail-Filistin savaşına, oradan, İsrail-Arap savaşına sonra da Ortadoğu savaşına dönüşecek.

Bütün emareler bu yöndeyken, elinden geleni ardına koyanları tarih affetmeyecek!

Yanılıyor muyum?

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner60

banner64

banner49

banner63