Kung fu konusunda akademik çalışmalarım var. Kung Fu ustalarını ve tarihi kültürel mirasımızı günümüze yansıtıyorum. Yaptığım araştırmalarımı 3 kitap da topladım... 1. “Pratik Xingyi Quan”, 2. “İç Kungfu Geometrisi” 3. “İç Kungfu Devrimi”

Bize kendinizden bahseder misiniz?
Pang Chao: Merhaba arkadaşım, benim adım Pang Chao. Çinli bir kung-fu araştırmacısı ve eğitmeni ustayım.
İlk olarak Sanshou sanatını yaptım, modernleştirilmiş Wu Shu’nun resmi adıdır ve tam temaslı dövüş sporudur. Bu spor günümüzde birçok ülkelerde hızla büyümekte ve popülaritesini arttırmaktadır. Sanda, Wushu karşılaşmalarının tamamlayıcı bir parçasıdır. Şu an Sanshou karşılaşmaları 70’in üzerinde ülkede yapılmaktadır. Sanshou, Sanda olarakta bilinmektedir. Sanshou’nun anlamı “bağlı olmayan el” olarak çevrilebilir. Serbest dövüşü, yani kuralların gerçek dövüşte olduğu gibi ayarlandığı halini, ifade eder. Lakin modernize edilmiştir.
Sandanın yanı sıra Çin güreşi çalıştım ve xingyi, taichi ve bagua gibi kung fu stilerini çalışmaktayım ve halen akademik çalışmalarım devam etmekte.
Bu sporun yayılması için sosyal medya üzerinde etkili bir tanıtım yapmaktayım. Çin sosyal medyasında 2 milyon abonem var.
Kung fu konusunda akademik çalışmalarım var. Kung Fu ustalarını ve tarihi kültürel mirasımızı günümüze yansıtıyorum. Yaptığım araştırmalarımı 3 kitap da topladım. 1. “Pratik Xingyi Quan”, 2. “İç Kungfu Geometrisi” 3. “İç Kungfu Devrimi” 
Üçüncü kitabım, araştırma sistemimizi anlatan 2 saatlik bir videonun yer aldığı, Çince ve İngilizce yazılmış bir e-kitaptır. 
Çevrimiçi öğretim + saha eğitimi ile bu sayede toplamda 10.000’den fazla öğrenciye yardımcı olduk ve bu eğitimlerimiz Çin’deki büyük şehirlere yayıldı.
Hangi stilleri incelediniz?
Pang Chao: Neredeyse tüm Çin dövüş sanatları ile ilgilendim ve araştırdım diyebilirim. Sonunda Neijia Guan, Tai Chi, Xingyiquan ve Baguazhang’ı stillerini ana araştırma konusu olarak olarak seçtim. Bu stiller dünyada pek bilinmesede geleneksel Çin kültürüne daha yakın oldukları için yorucu egzersiz yapmıyorlar gibi görünüyorlar, ancak çok iyi sağlık ve dövüş etkilerine sahipler.
Özellikle Neijiaquan stili yavaş hareket modeli nedeniyle dünyadaki hızlı vuruşlara dayanan çoğu dövüş sanatından çok farklıdır.
Benim uzmanlığım da bu konuda yoğunlaştı. Neijiaquan stili prensibi, rakibin ağırlık merkezini kontrol etmek için yumruk ve tekme kullanmaya daha yakındır. Bu, bakımdan judo veya güreşten farklıdır arzeder, ancak daha çok jujitsu’ya benzemekle birlikte ayakta dövüşür yapmaktadır. Bu ise bir çok insanın ilgisini çekmektedir.

Kendimizi yavaş bir şekilde eğitmek mantığı üzerini kurulmuştur. Bu sayede, gücü ve hızı artırmak bunun yanında enerji tüketimi azaltmayı hedeflemekdir. Bu sayede daha uzun süreli dövüş yeteneğine daha fazlasına sahip olabiliriz:
1- Vuruş kuvveti
2- Gerçek savaşta avantajların sol ve sağ açıları
3- Mesafeleri kesme yeteneği
4- Dövüş sırasında kombinasyonlar arasındaki zaman aralığını kısaltılması.
5- Rakibin ağırlık merkezini kontrol edilmesi ve daha yüksek kazanma oranına sahip olun etkili alanlar seçilmesi.
Üçüncü kitabımı özellikle Çince ve İngilizce olarak yazmamın amacı da budur.
Ayrıca yabancı dostlarımın da Çin dövüş sanatlarının kendine özgü mantığını anlamalarını istiyorum.