Bu zamanın en büyük farz vazifesi, ittihad-ı İslâmdır.
"Bu zamanın en büyük farz vazifesi, ittihad-ı İslâmdır." cümlesi, Bediüzzaman Said Nursî'ye ait olup İslam dünyasının içinde bulunduğu dağınıklık ve çözülmüşlük dönemine dair çok güçlü bir teşhis ve çağrıdır.
Bu sözün izahı birkaç başlıkta yapılabilir:
1. "Farz vazife" ne demek?
"Farz" kelimesi, dinî bir zorunluluğu ifade eder; Allah tarafından emredilmiş, yapılması kesin olarak gerekli olan işlerdir.
Bediüzzaman burada "ittihad-ı İslam" yani İslam Birliği fikrini, namaz kılmak, oruç tutmak gibi ferdî farzlar seviyesinde değil, hatta onların da ötesinde, zamanın en büyük toplumsal farzı olarak nitelendiriyor.
2. İttihad-ı İslam nedir?
İttihad-ı İslam, İslam ümmetinin:
● birbirine düşman olmaması,
● birlik ve dayanışma içinde olması,
● siyasi, kültürel ve ekonomik açıdan iş birliği yapması,
● ortak düşmanlara karşı yekvücut durması anlamına gelir.
Bediüzzaman bu birliği; kavmiyetçilik, mezhepçilik, siyasi hizipleşmeler gibi ayrılıkları aşarak Ümmet bilinci temelinde kurmak gerektiğini savunur.
3. Neden "bu zamanın" en büyük farzı?
Çünkü Said Nursî’ye göre:
Bu çağda İslam dünyası parçalanmış, Batı emperyalizmine karşı dirençsiz hâle gelmişti.
İslâmî değerler saldırı altında, gençler ve halk çeşitli fikir akımlarıyla (pozitivizm, materyalizm, ateizm vs.) savruluyordu.
Bu dağınıklık ve iç mücadeleler, İslam'ın kudretini gösterememesine ve küfür cephesinin kuvvet bulmasına neden oluyordu.
Dolayısıyla bu fitne ve bölünme çağında Ümmetin birliğini sağlamak, İslam’ın izzetini korumak için birincil derecede önemli bir görevdir.
4. Risale-i Nur'daki ilgili vurgular
Said Nursî, birçok yerden ittihad-ı İslam'ı savunur, mealen örnek:
"Ey ehl-i iman! Bu zamanda en büyük vazifeniz ittihad-ı İslâmdır...”
“Zalimlerin tefrika için attığı zehirli tohumları, muhabbet-i İslam ile yıkayınız.”
Burada tefrika yani ayrılıklar, düşmanların işine yarar. Muhabbet-i İslam ise, yani Müslümanlar arası sevgi bu ayrılıkları giderir.
5. Günümüze mesajı
Bugün de İslam dünyasında:
● mezhebi kavgalar,
● siyasi ihtilaflar,
● milliyetçilik çatışmaları,
● dış güçlerin fitne faaliyetleri hâlâ aktif.
Bu yüzden bu söz günümüzde de geçerlidir. İttihad-ı İslam sadece siyasi bir birlik değil; kalbî, fikrî ve içtimai bir dayanışma demektir.
Özet:
"Bu zamanın en büyük farzı, İttihad-ı İslam’dır" demek:
“Namaz gibi, oruç gibi, şu anda Müslümanların bir araya gelip birbirine kenetlenmesi de bir ibadettir; hem de bu çağda en mühimidir” demektir.
İslam ümmetinin izzeti ve selameti bu birliktedir. Aksi hâlde hem dünyada zillet hem ahirette vebal söz konusudur.
Dr. Ali Kemal Pekkendir
